15 Temmuz gecesinden sonra psikolojik olarak toparlanabilmemizi sağlayacak 10 öneri
Ülkece yaşadığımız karanlık gecenin ardından ruhsal olarak hala toparlanabilmiş değiliz. Ancak her şeye rağmen yaşamın devam ettiğini kabul edip iç dengemizi korumak adına bir şeyler yapmamız gerektiğini söyleyen Uzm. Psk. Begüm Kaplan, önemli tavsiyelerde bulundu. "Günümüzde zor ve stresli bir dönemden geçmekteyiz. Ülkemizde yaşadıklarımız, her gün gelen yeni bilgiler toplumumuzda ciddi bir belirsizliğe ve buna bağlı olarak da gelecek kaygısını, güvensizlik ortamını, kaosu, kime ve hangi habere güvenileceğinin bilinmemesini, ekonomik sıkıntıları, maaşla çalışan insanların yarın kaygılarını, ölüm korkusunu, özgürlüğü kaybetme korkusunu ciddi olarak gündemimizi oluşturmasına neden olmuştur. Aslına bakarsanız bu maddelerin hepsi travmanın oluşmasına sebep olan maddelerdir. Yani toplumsal travma yaşıyoruz diyebiliriz. Peki, bütün bunlar olup biterken normal yaşantımıza ve de sağlıklı ruh halimize nasıl kavuşacağız?" diyen Kaplan, şunları söyledi:
Öncelikle nefes alıp vermeye devam ettiğimiz için, hayatın her koşulda devam ettiğini KABUL ederek işe başlayabiliriz. İnancınıza göre güzel dualarınızla başlamak duygu durumunuzu oldukça olumlu etkileyecektir. Sizdeki pozitif duygu durumu etrafınızı da etkilenmenize sebep olacaktır. MÜZİK DİNLEYİN Gündeminizde, normal rutininizde çok fazla toplumsal olaylara odaklı yaşamamayı tercih edin. Çok fazla olaylara odaklı yaşamak, sürekli gündemi takip etmek insanın dengesini bozabilmektedir. Eğer gündemin sizi negatife çektiğini hissediyorsanız gündem takip etme sürenizi azaltıp, sizi mutlu eden ilgi alanlarınıza yönelebilirsiniz. Bu iyi gelecektir. Böyle zamanlarda duygu durumunuzu dengede tutabilmek için sevdiğiniz müzikleri dinlemek kaygılarınıza, acılarınıza ara vermenize ve de ruhunuza iyi gelecektir, besleyecektir.
Haberleri sosyal medyadan takip ediyorsanız her bilginin doğru olduğunu düşünmeyin. Okuduğunuz kaynakları araştırıp bilgi edinmeye çalışın. Gündemi akıllı telefonlarınızdan sürekli takip ediyorsanız, bu akıllı telefonlarınıza bağımlı olmanıza da yol açabilir. Beraberinde kaygılarınızın artmasına da sebep olabilir. ACINIZI BASTIRMAYIN Çevrenizde beklenilmeyen ölümler, yaralanmalar olmuşsa acınızı, yasınızı yaşamanıza izin verin. Kesinlikle bastırmayın. Yası olan kişileri yalnız bırakmayın, ailenizde birlik olun. Ancak acısı olanların duygu durumlarını yaşamasına izin verin. Bazen hiçbir şey yapamadığınızı hissetseniz bile, o kişilerin yanında durarak emin olun acı yaşayan kişinin ayakta durmasına destek olursunuz. Sevdiğiniz, sizi mutlu eden insanlarla ve ailenizle iletişimde olun. Arayın, görüşün, vakit ayırın. Hayatınızda spora, yürüyüşe yer açın. Serotonin doğal alınım yollarından biri spordur. Mutluluk, canlılık hormonu salgılar. Bu da sizi bir nebze de olsa motive edecektir. DOĞADA VAKİT GEÇİRİN
Etrafınızdaki doğal güzelliklerle vakit geçirin. Yeşilliğin bulunduğu ortamlara gitmek, kulağınızı doğanın sesine odaklamanızda ruhunuza iyi gelecektir. Bir kuş cıvıldaması ya da martı sesi kimi mutlu etmez ki? Son olarak da bulunduğunuz ortamlarda sizin siyasi ve dünya görüşünüzden oldukça uzak kişilerle polemiğe girmeyin. Bu tip diyaloglar da kendinizi gergin ve kaygılı hissetmenize yol açabilir. Bununla beraber düzeltmeye çalıştığınız ruh haliniz tekrar etkilenebilir. Unutmayın, her şey sizinle başlar. Ülkemizin geçirdiği bu zor günleri her birimiz duygusal olarak da çalışarak atlatacağız.
https://www.sozcu.com.tr/bu-zor-gunleri-atlatabilmenin-10-yolu-wp1329302