Masters and Johnson’ın (1954) yaptıkları çalışmalara dayanan evrensel ve biyolojik döngüye dayanan normal cinsel yanıt döngüsünden sapmalar günümüzde cinsel işlev bozukluğu kapsamına girmektedir. ‘Vajinismus’ cinsel işlev bozukluklarından biridir. Ülkemizdeki kadınlar arasında oldukça sık görülmektedir.
Vajinismus Nedir?
Vajinismus, kadın doğum uzmanının yaptığı pelvik muayenede herhangi bir fiziksel sebebe bağlı olmaksızın, psikolojik etkilere bağlı olarak cinsel birleşme sırasında vajen kaslarının istemsiz olarak kendini kapamasıdır. Bu durumun esas patolojisi vajina ağzını kontrol eden kasların koşullu tepkisidir. Bu kaslar şiddetli bir biçimde kasılarak tepki vermeye kolayca koşullanabilecek kapasitedir. Bu kasılmanın derecesine göre, birleşme gerçekleşmemekte ya da ağrılı bir şekilde gerçekleşebilmektedir. Bunlarla birlikte bedende kasılma, bir duvar varmış gibi hissetme, bacakları kilitleme, eşi itme davranışı, ağrı, korku gibi bedensel tepkilerin verilmesi vajinismusun belirtileridir.
Vajinismusu Olan Kadın Neler Yaşamış Olabilir?
- Geçmişe dayalı cinsellikle ilgili yanlış öğrenmelerine bağlı olarak gelişen korku
- Geçmişe dayalı çocukluk dönemlerinde yer etmiş olan suçluluk, günah, ayıp duyguları
- Penisin büyük olacağı dolayısıyla acı çekeceği ve vajinanın parçalanacağı inancı
- Beden imgesinin oturmamış olması
- Eşine karşı küçük düşme kaygısı nedeniyle cinsel ilişkiyi yapay olarak uzatma ve erteleme davranışı
- Eşine güvenmemesi dolayısıyla kendini eşinin yanında rahat hissetmeme
- Kendi ailesinde otoriter baskıcı ebeveyn tutumunda büyüme
- Travmatik cinsel geçmiş
- Gerdek gecesi stresi
- Eşinin kendi cinsel performansından şüphe duyması, temkinli, aşırı koruyucu, bağımlı, pasif kişi olması
- Cinsel eğitim yetersizliği
Yukarıda bahsedilen maddeler olası sebeplerden bazılarıdır. Kişinin cinsel sorununa göre terapi seanslarında vajinismusa sebep olan duygu, düşünce, inanış veya deneyim ortaya çıkar.
Terapiye Gelme Nedenleri Nelerdir?
- Çiftlerin çocuk sahibi olma isteği
- Ailelerin çocuk sahibi olma konusundaki baskısı
- Jinekolojik muayeneden kaçındığı için sağlık kontrolünü ihmal etme
- Cinsel uyum ve doyum yaşama isteği
- Kadının yetersizlik duygusundan kurtulma arzusu
- Kocası tarafından terk edilme endişesi
- Boşanma korkusu
Terapide Eş Desteği Gerekli midir?
Cinsel birliktelik tek kişinin değil iki kişinin paylaşımı olduğu için dolayısıyla cinsel hayatta yaşanan sorun da tek kişinin değil iki kişinin sorunudur. Bu anlayıştan yola çıkarak, ilişki temelli ve partner destekli cinsel terapi yaklaşımı uygulanmaktadır.
Cinsel Terapide İzlenen Yol Nedir?
- Cinsel terapiye başlamadan önce kadın doğum uzmanı tarafından pelvik muayene yapılmış olmalıdır
- Görüşmeler haftada bir seans şeklinde düzenlenir
- Cinsel sorunlar dinlendikten sonra cinsel bilgilendirme yapılır
- Vajinismusun oluşum sebepleri öğrenilir
- Hangi duygu, düşünce, inanış veya deneyimin yaşandığı tespit edilir
- Kadına ve erkeğe aşamalı olarak uygulanmak üzere cinsel egzersizler verilir
Hedef Nedir?
Cinsel birleşmenin başarılı bir şekilde gerçekleşmesiyle beraber, çiftelerin bedenlerini tanıması ve bedenlerine hakim olması öğretilir. Geçmişe dayalı cinsellikle ilgili yanlış düşünce, inanış veya deneyimin yenisi ile değişmesi sağlanır. Bunların getireceği sonuç ise, mutlu cinsel hayatın çiftlere kazandırılmasıdır.
